Bir gün mahalle sakinlerinden biri evinin yakınlarında ağlayan bir bebeğin sesini duydu. Bebeğin muhtemelen komşunun olduğunu düşünerek fazla aldırmadı.
İlerleyen günlerde ağlama sesleri devam etti. Ağlama sesinin geldiği evin içinde kimse görünmüyordu. Ne ışıkları yanıyordu ne de evde bir hareketlilik vardı. Endişelenen komşular polisi aradı. Polis eve girdiğinde evin boş olduğunu gördü. Evde kalan kişiler eşyalarını toplamış ve ortadan kaybolmuşlardı. Evde bir tek bebek kalmıştı.
Bir yaşındaki kız çocuğu yerde bulundu. Yer pislik içindeydi ve son derece soğuktu. Yapılan araştırmaların ardından bebeğin isminin Liza Verbitskaya olduğu tespit edildi. Ancak aileye dair bir iz bulunamadı.
Liza hemen hastaneye götürüldü ve burada ilk müdahale yapıldı. Aynı hastaneye Inna Nika ismindeki bir kadın hasta oğlunu getirmişti. Anne gece gündüz oğlunun başucunda bekliyordu.
Bir gün yan odadan çığlık sesi duydu ve odaya girdi. Odada Liza kalıyordu. Onu görür görmez aralarında bir bağ oluştu. O günden itibaren Inna, Liza’yı ziyaret etti. Ona oyuncaklar, kıyafet ve mama aldı. Bir gün yine Liza’yı ziyarete gittiğinde odasının boş olduğunu gördü.
Onu bulmak için kimsesizler yurdunu ziyarete gitti. Liza’yı tekrardan görünce çok sevindi. Onu evlatlık edinmeye karar verdi. Inna, evlatlık edinmek için gerekli yasal prosedürlere başladı. Kızın velayeti Inna’ya tamamen verilmese bile onunla yaşamasına izin verildi.
Koyu tenli olması nedeniyle Liza kardeşlerinden farklı görünüyordu. Küçükken arkadaşları onunla bu yüzden dalga geçti. Inna ise kızına aldırmamasını ve arkadaşlarının onu kıskandığını söyledi.
Bugün ergenlik çağında olan Liza güzellik ve yetenek yarışmalarında dereceler elde etti. İlk işi ise modellik oldu.
Hikâyesi ve modellik kariyeri sayesinde Liza dünya çapında ünlü oldu. Biyolojik annesi de bu sayede kızının hayatta olduğunu öğrendi.